Emma, New Jersey’deki Amazon dağıtım merkezinde çalışmaya başladığından beri her gününü aynı rutinle geçiriyordu. Sabah vardiyasına geldiğinde, devasa depoda yüzlerce Kiva robotunun sessizce raflar arasında hareket ettiğini görmek ona her zaman büyüleyici gelirdi. Bu robotlar, siparişleri toplamak ve taşımak için tasarlanmıştı ve Emma, onların hızına ve verimliliğine hayran kalıyordu. Ancak o gün, işler hiç de planlandığı gibi gitmeyecekti.
Emma, sabah kahvesini bitirip iş istasyonuna geçtiğinde, her şey sıradan görünüyordu. Robotlar, siparişleri topluyor, çalışanlar ise bu siparişleri paketleyip sevkiyata hazırlıyordu. Emma’nın görevi, robotların getirdiği ürünleri kontrol etmek ve doğru kutulara yerleştirmekti. Ancak saat 10:30 civarında, depoda bir şeylerin ters gittiğini hissetti.
İlk başta, gözleri hafifçe yanmaya başladı. “Belki de tozdan,” diye düşündü. Ancak birkaç saniye içinde yanma hissi artmaya başladı ve nefes almakta zorlandığını fark etti. Etrafına baktığında, diğer çalışanların da gözlerini ovuşturduğunu ve öksürmeye başladığını gördü. Havada keskin, yakıcı bir koku vardı. Emma, bir şeylerin ciddi şekilde yanlış olduğunu anladı.
“Gaz mı bu?” diye bağırdı birisi. Emma, hemen maskesini takmaya çalıştı ama koku o kadar yoğundu ki maskenin pek bir faydası olmadı. İnsanlar panik içinde depodan çıkmaya çalışırken, Emma da diğer çalışanlarla birlikte acil çıkış kapısına yöneldi. Dışarı çıktığında, gözleri yaşarıyor, ciğerleri yanıyordu. Ambulanslar ve itfaiye araçları çoktan gelmişti. Emma, bir sedyede yatan arkadaşlarından birini görünce endişesi daha da arttı.
Dışarıda beklerken, bir süpervizör yanlarına geldi ve durumu açıkladı. “Bir robot, yanlışlıkla bir ayı spreyi kutusunu delmiş,” dedi. “Gaz depoya yayılmış. Hepinizin iyi olduğundan emin olmak için tıbbi ekipler burada.” Emma, duyduklarına inanamadı. Robotlar, her zaman mükemmel çalışıyor gibi görünüyordu. Ama şimdi, bir robotun küçük bir hatası yüzünden herkesin hayatı tehlikeye girmişti.
Emma, hastaneye gitmek zorunda kalmadı ama birkaç arkadaşı tedavi için ambulansla götürüldü. Olayın ardından dağıtım merkezi kapatıldı ve operasyonlar durduruldu. Emma, eve dönerken olanları düşünmeden edemedi. Robotlar, işleri kolaylaştırmak için tasarlanmıştı, ama bu olay, onların da hata yapabileceğini gösteriyordu. “Teknoloji ne kadar gelişmiş olursa olsun, her zaman bir risk var,” diye düşündü.
Ertesi gün, Amazon’dan bir açıklama yapıldı. Şirket, çalışanlarının güvenliğinin öncelikli olduğunu ve bu tür olayların tekrar yaşanmaması için gerekli önlemleri alacaklarını duyurdu. Emma, bu açıklamayı okurken, robotların sensörlerinin geliştirilmesi gerektiğini düşündü. “Tehlikeli maddeleri algılayabilen bir sistem olsaydı, bu olay yaşanmazdı,” diye kendi kendine mırıldandı.
Emma için bu olay, sadece bir iş günü değil, aynı zamanda bir ders olmuştu. Teknoloji, işleri kolaylaştırabilir ama insan güvenliği her zaman öncelikli olmalıydı. O gün yaşananlar, Emma’nın hayatında unutulmaz bir anı olarak kalacaktı.
Not: Bu hikâyede yer alan Emma karakteri tamamen hayal ürünüdür. Ancak anlatılan olay, 2018 yılında Amazon’un New Jersey’deki dağıtım merkezinde gerçekten yaşanmıştır. Bu olay, lojistik sektöründe otomasyonun sınırlarını ve insan güvenliğinin önemini bir kez daha hatırlatmıştır.
Kaynaklar:
-
The Guardian: Amazon warehouse robot sets off bear repellent, putting 24 workers in hospital (5 Aralık 2018)
Kaynağa ulaşmak için tıklayın -
CNN: Amazon warehouse accident involving bear spray sends workers to hospital (5 Aralık 2018)
Kaynağa ulaşmak için tıklayın -
BBC News: Amazon warehouse workers taken to hospital after robot accident (5 Aralık 2018)
Kaynağa ulaşmak için tıklayın

Yorum Gönder